top of page

Adli Psikoloji 

Adli psikoloji, öncelikle yargı ve hukuk sistemlerinde profesyonel psikolojik uzmanlık sağlamayı amaçlayan faaliyetlerle karakterize edilen profesyonel psikolojide bir uzmanlık alanıdır (APA).

 

   -Kaza: İhmaller ve yanlış davranışlar sonucunda ortaya çıkan ve önlenmesi mümkün olan durumlara Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımıyla “kaza” denmektedir (World Health Organization, 2014).

Dört orijinden iri olan kaza, Kaza, “önceden planlanmayan ve öngörülmeyen bir zamanda ortaya çıkan can ve mal kaybıyla sonuçlanan kötü olay veya bilinen yanlış davranış ve ihmaller ya da nedenler zincirinin son halkası olup daha önceden kaçınabilir ve korunabilir bir olay olarak” tanımlanmaktadır (Polat & Gürpınar, 2019 .)

Kazalar ulundukları yere göre de sınıflandırılmaktadır. Bunlardan biri “ev içi kazaları”, bir ev içinde ya da eve ait var olduğu ilinen mekânda olan kazalardır.

     --Ev İçi Kazalar: Düşmeler, yanıklar, katılarla boğulma ve tıkanmalar, suda boğulma, korozif madde içilmesi ve zehirlenmeler olarak alt başlıklara ayrılabilir.

Ev içi kazalar çoğunlukla tedbirsizlik sonucu meydana gelmekle birlikte evde kişiye eşlik eden veya akım veren birisi bulunmayan kişilerde daha sık rastlanabilecek bir olgudur.

Ev içi kaza tehlikesinin fazla olduğu üç temel grup ulunmaktadır: çocuklar, yaşlılar ve engelli bireyler.

 

   -İntihar: Yapılan araştırmalara göre, global düzeyde yıl bazında ortalama 1 milyonunun ölümle sonuçlandığı yaklaşık 15 ila 20 milyon arası intihar girişimi gerçekleştiği bilinmektedir.

Bu oranlar içinde yer alan kişilerin durumlarının doğru yardımı alarak önceden engellenebilir olduğu unutulmamalıdır.

     --Psikolojik Otopsi: Psikolojik otopsi, intihar eylemi başarıya ulaşmış kişileri ölüme götüren sebeplerin bulunmasıdır. Bu süreçte aile, arkadaş çevresi ve yakınlardan söz konusu kişi hakkında bilgiler elde edilir. Kişinin varsa önceki psikolog ve psikiyatri geçmişi, özel eşyaları ve kaldığı yer incelenebilir.

 

   -Cinayet: Şiddetin en üst mertebesi olarak ifade edebileceğimiz cinayet, büyük bir suçtur. İçinde nefsi müdafaa gibi kategorilerin de bulunduğu bu kavramda bir de tasarlanarak işlenen cinayetler bulunmaktadır. Tasarlanarak işlenen cinayetlerin bir üstü de seri işlenen cinayetlerdir.

Cinayet işleyenler genelde organize, dezorganize ve karışık olarak üçe ayrılmaktadır.

     --Seri Cinayet: Seri cinayet ne yeni bir olgudur ne de yalnızca Amerika’ya özgüdür. Tarihi çok eski  zamanlara dayanan seri katiller tüm dünyada kronikleşmiştir. 19. yüzyıl Avrupa'sında, Dr. Richard von Krafft-Ebing, şiddet, cinsel suçlular ve işledikleri suçlar hakkında ilk belgelenmiş araştırmalardan bazılarını gerçekleştirmiştir.

Seri cinayet nispeten nadir bir olaydır ve herhangi bir yılda işlenen tüm cinayetlerin yüzde birinden daha azını oluşturduğu tahmin edilmektedir. Bu konu maalesef ki geniş tabanlı bir halk hayranlığı kazanmıştır. Bu hayranlık, 1880'lerin sonlarında, Londra'nın Whitechapel bölgesinde meydana gelen bir dizi faili meçhul cinayetlerden sonra başlamıştır. Söz konusu cinayetler, kendisine "Karındeşen Jack" adını veren ve polise katil olduğunu iddia eden mektuplar gönderen kimliği belirsiz bir kişi tarafından işlenmiştir.

Tüm seri cinayetler cinsel temelli değildir. Öfke, heyecan, maddi kazanç ve dikkat çekme gibi seri cinayetler için başka birçok motivasyon bulunmaktadır (FBI).

 

   -Doğal Ölüm: Kaza, intihar ya da cinayet orijinine girmeyen tanımlanmamış olaylar bütünü.

 

   -Şiddet: Bir bireye fiziksel ve zihinsel zarara ya da yaralanmaya neden olan bir dizi bireysel ve toplu eylemler olarak ifade edilebilir. Aynı zamanda şiddet kavramı Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından “fiziksel güç veya iktidarın kasıtlı bir tehdit veya gerçeklik biçiminde bir başkasına uygulanması sonucunda maruz kalan kişide yaralanma, ölüm ve psikolojik zarara yol açması ya da açma olasılığı bulunması” olarak tanımlanmaktadır.

Diğer kişinin yaralanmasına, ölümüne veya psikolojik zarar görmesine neden olan veya verme olasılığı bulunan bir tehdit veya gerçek şeklinde bir başkasına karşı zorlama veya güç"; erkekler tarafından kadınlara ve çocuklara yönelik en yaygın aile içi şiddet biçimi olarak tanımlanmaktadır. Aile içi şiddetle ilgili olarak, çoğu kadın şiddete maruz kalmaktadır.

     --Kardeşler Arası Şiddet: Toplumun sağlıklı olması ailelerin sağlıklı olmasına dayanır. Yetişen her bir bireyin ilk tanıştığı insanlar ailesidir. Bu sebeple ilk sosyal ilişkileri de aile ile gelişir. Ailedeki her bir bireyin birbiri üzerinde etkisi vardır. Özellikle kardeşlerin birbirleri ile olan ilişkileri hayatlarında büyük temle yapılar oluşturur, olumlu olumsuz. Kardeş sayesinde birey paylaşmayı, kurallara uygun oynamayı ve sosyalliği öğrenir (Akduman, 2010).

Kardeşlerin birbirine yaptığı olumsuz davranışları ülkemizde ve pek çok ülkede normal kardeş çatışması olarak görülse de aslen, sıklıkla gerçekleşen öfke, şiddet, saldırganlık ve çatışmalar istismara girmektedir. Öz veya üvey kardeş fark etmeksizin aralarında gerçekleşebilecek zihinsel, cinsel ve fiziksel zararlar, yaralanmalar istismar başlığı altındadır (Akduman, 2010).

     --Akranlar Arası Şiddet: Akranlar arası şiddet, bir çocuğun veya bir grup çocuğun başka bir çocuğu fiziksel, sözel, sosyal ve siber olmak üzere olumsuz davranışlarda bulunması olup; günümüzde hem ülkemizde hem de dünyada oldukça yaygın olan ve hızla artmakta olan bir şiddet türüdür. Aşağıda detayları ile bahsedildiği üzere akranlar arası şiddetin fiziksel, sözel, sosyal ve siber olarak türleri bulunmaktadır. Bunlara kısaca örnek verilecek olursa;

Akranlar arası fiziksel şiddete örnek olarak; bir çocuğun veya bir grup çocuğun başka bir çocuğa (Öztuna, 2018); Omuz, dirsek, kafa atma; Başını sıraya veya duvara vurma; Tekme veya çelme atma; Kesici aletlerle saldırma veya korkutma gösterilebilir.

Akranlar arası sözel şiddete örnek olarak; bir çocuğun veya bir grup çocuğun başka bir çocuğa (Öztuna, 2018); Bedensel özellikleri veya dış görünüşüyle alay etme; Konuşma tarzı veya aksanı ile dalga geçme; Lakaplar takarak çocuğu küçük düşürme; Küfür etme; Sözel olarak tehdit etme gösterilebilir.

Akranlar arası sosyal şiddete örnek olarak; bir çocuğun veya bir grup çocuğun başka bir çocuğa (Öztuna, 2018); Oyun oynamaya ve etkinliklere dahil etmeme; Dışlayarak yalnız bırakma; Diğer öğrencilerle arasını bozacak kışkırtıcı davranışlarda bulunma; İftira atma; Görmezden gelerek varlığını yok sayma; Dedikodu yapma gösterilebilir.

 

     --Kadına Yönelik Şiddet: Şiddet vakaları arasında kadına yönelik şiddetin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yıkıcı bir sorun olduğu inkâr edilemez. Bu şiddet türü fiziksel, cinsel, ekonomik, sosyal, siber ya da psikolojik şiddet şeklinde gerçekleşebilir.

 

     --Çocuğa Yönelik Şiddet: Çocuğa yönelik şiddet, tanım olarak bedensel veya zihinsel saldırı, şiddet veya istismar, ihmal ya da ihmalkâr muamele, ırza geçme dahil her türlü̈ istismar ve kötü̈ muameledir (BM-ÇHS, md 19).

Birleşmiş Milletler Çocuğa Yönelik Şiddet Araştırması (2006)’nda çocuğa yönelik şiddet şu şekilde tanımlanmıştır. “Çocuğa karşı şiddet, çocuk istismarı ve çocuklara kötü muamele, sorumluluk, güven ve güç ilişkileri bağlamında, çocuğun sağlığı, yaşamı ve gelişmesi açısından fiili veya potansiyel zarar ile sonuçlanan her türlü kötü muameleyi, cinsel istismarı, ihmali veya ihmalkâr davranışı, ticari veya başka amaçlı sömürüyü kapsar.”

  • LinkedIn
  • Instagram
  • YouTube
bottom of page